11/11/2006

bizimki de dert mi be

3 saattir yurdumun sıkıcı,küçük,kasvetli,pis,dağınık odasında oturuyorum,hareketsiz.sadece bir adet kolumu oynatıyorum,o da sigarayı ağzımla,küllük arasında götürüp getirebilmek için.. ayrıca karnım da çok aç ve dolapta konserve ton balığından başka hiçbir şey yok,o da kahvaltıda yenmez.yapmam gereken biir sürü şey var aslında,ilk olarak karnımı doyurmalıyım mesela.çıkıp kiralık ev bakmalıyım.matematik çalışmalıyım.duş almalıyım.şok’tan alışveriş yapmalıyım.ama bardak bir nescafe bir çayla doluyor,elim bir çakmak bir sigarayla.yaa gerçekten niye yaşıyoruz ha güsüm,çok takılmaya başladı bu kafama ,neyi bekliyoruz ya da ne olmasını umut ediyoruz ki şu iğrenç günlerimize katlanıyoruz,ne bu yaşama hırsı? Sonra gazeteyi açıyorum filistin’de 14 yaşında bir kız çocuğu okula giderken öldürülmüş, onu görüyorum.dert mi seninki de beh diyorum,ne hayatlar var.filistinli o kızın annesi var, annesinin gözyaşı var,haykırışı var.

6 comments:

Emir Bey said...

haklısın be evladım, bizim dertler dert değil pek..

Anonymous said...

ben olur olmadık şeylere ağladıgımda, bazen aklıma aç insanlar savaşta öldürülen çocuklar falan geliyor, suçluluk duymalıyım diyorum. sonra yakınlarım bak neleri dert ediyorsun bunlar bunlar var diyor, ama bende pek etkili olmuyor. haha bak nasıl insanlar var diyip ne mutluyum diye havada üç takla atamıyorum. saçlarımı ikiye ayırıp pembe tokalar bantlar takıp, heryere ":)" koyamıyorum mesela.
bencillik de değil bu bence vicdansızlık da değil. zaten insan 14yaşındaki çocuk öldürüldü ama ben yaşıyorum çok mutlu olmalıyım derse bir garip olmaz mı...
evet dertlerimiz de aslında pek ufak, yani mutsuz olmaya pek sebep yok kendi hayatlarımızı göz önüne alırsak. böyle kalsın bile diyebiliriz belki. ozaman hadi çok mutlu olalım!

ay bu çok karışık bir konu galiba. adeta bir paradoks:p

ayrıca sana bir gün çaya geleceğimi belirtmek isterim, eve çıkmazsan. :)

melis said...

filistinli bir kadının çocuğu öldürülmüş ben onun kadar acı çekmiyorum,o zaman mutlu olabilirim demek çok saçma olurdu sanırım ama hiç olmazsa üzüldüğümüz şeylerin ne kadar da basit olduğunu gösteriyor bize, sıkıntımız biraz olsun azalıyor,gerçi o zaman da başlıyoruz o insanlar için üzülmeye..
her zaman beklerim elsacım,yurda da gelebilirsin bugünlerde ya da yakında eve çıkarsam eve gelirsin, bir çayımı içersin hatta türk kahvesi seviyorsan ben çok güzel yaparım,bol köpüklü..içeriz muhabbet ederiz.oooh

obirmarka said...

senin gezmen gelmiş guzum gezdirelim seni bi biz :)))

melis said...

ay gerçekten geldi egemcanım,asmalı mescitteki eski kırkbeşlikler gecesi bizi bekler :))

melis said...

böyle bir yazıdan sonra da 45 likler bizi bekler demem iyi olmuş...şimdi gördüm yorumumu, o yorumu yaarken sarhoştum desem kurtarabilir miyim acaba? ama gerçekten sarhoş olduğumda ne dediğimi bilmem.