4/16/2007

geçip gidiyor


Aylar sonra karşımda görünce ne yapacağımı bilemedim ben.sarılmak,kokusunu içime çekmek istedim de bir merhabayla yetindim.çantamda bir şeyler arıyormuş gibi yapıp gözyaşlarımı içine sakladım.özledim diyemedim,diyemedi.15 yıl yaşadığım evde nereye oturacağımı bilemedim,eski oyuncaklarımın nerede olduğunu sordum içimden,cevap veremedim.buzdolabının üstünde fotoğrafımı gördüm “ben geliyorum diye mi koydular acaba” dedim,gözyaşlarımı nereye koyacağımı bulamadım bu defa yanağıma oradan da çeneme yerleştirdim.çocukluk anılarımdan bahsettim bol bol, hatırlatmaya çalıştım kendimi “bakla sevmez miydin sen” dedi,kırıldım.oysa ben onun sırf demden çay içip yanında beyaz leblebi yediğini,rakıya su yerine soda kattığını,sabahları domatesin üstüne zeytinyağı döktüğünü unutmamıştım.sakalları biraz daha beyazlamış,merdiven çıkarken zorlanıyor,gözlerinin altında torbalar oluşmuş ve bunlar olurken ben onun yanında değildim. “bilet gidiş-dönüş mü olsun” ,olmasın,ben gidiyorum,bir daha ne zaman gelirim ya da dönerim bilmem.evim neresi onu da bilmem.“baba sen git yarım saat kaldı zaten boşuna bekleme”.ben ağlıyorum ya şimdi sen de ağlıyorsun biliyorum iyisi mi uzun uzun sarılalım birbirimize,sonra git.bakma ama yüzüme gözyaşlarımı görme ben de görmeyeyim seninkileri.zaten omuzlarımıza bıraktık birkaç tane.

Kırılacak eşyam yok,ben çoktan kırıldım zaten.koltuk numaram 32 bagaj fişimi alabilir miyim?

4 comments:

zat-ı şahane said...

ben de ağladım yazını okurken benim babam da uzakta diye..

melis said...

canımın içi benim

Bahar said...

içim acıdı benim ne diyeceğimi bilemedim,demesem daha mı iyiydi?ama bn demek istedim blki de istediğinde yanındayım bilmen için..

melis said...

aslında durum belki de orada yazdığım sizin de okuduğunuz kadar kötü değildir.ama bazen insan tüm umudunu yitirebiliyor.böyle zamanlarda da göz pınarlarımın contası bozuluyor sanırım.

teşekkür ederim baharcım saolasın.